Çiğ Mamanın Köpekler İçin Faydaları

1. Taze Beslenme Daha İyi bir Kürk Kalitesi Sağlar.

Özellikle bir köpek eğitmeni veya davranış uzmanı değilseniz, göreceğiniz ilk fiziksel değişiklik muhtemelen köpeğinizin tüylerinin kalitesinde olacaktır. Birkaç hafta içinde köpek arkadaşınızın kürkü dokunulduğunda yumuşacık ve sağlıkla parlayan bir hal alacak. İşte nedeni:

Kürk durumu, çiğ mama kullanıcıları tarafından belirtilen en önemli faydalardan biridir. Bunun, kuru evcil hayvan mamalarında emilebilir çinko eksikliği ve taze yağ eksikliği dahil olmak üzere birçok potansiyel nedeni vardır. Ancak kaliteli proteinin rolü belki de en önemlisidir. Köpeğinizin derisi ve tüyü neredeyse tamamen proteinden oluşur. Aslında, köpeğinizin tükettiği proteinin %30’a kadarı her gün derisini ve tüylerini korumak için kullanılır. Bir köpeği normal işlevi için gereken minimum protein miktarıyla yaşamaya zorladığınızda, harika görünmek için ihtiyaç duydukları daha az önemli protein işlemlerini aç bırakırsınız. Kaliforniya Üniversitesi, Davis, California’daki araştırmacılar, çiğ et ve kemik diyetinin kedilerde yalnızca daha kolay bir sindirim sağlamadığını aynı zamanda tam, tahıl bazlı kuru mamaya göre daha yumuşak, daha dolgun bir kürk ürettiğini gözlemlediler, ne yazık ki, bu bulgular rakamsal ifadelere dönüştürülebilecek bir şekilde ölçülemedi.

DR. DONOR BRADY

Çok az karbonhidrat dolgu maddesi içeren veya hiç içermeyen çiğ köpek mamalarının her ikisi de tüylerinin sağlığı için kritik besinler olan sindirimi kolay taze et proteini, taze yağ ve hem çinko hem de E vitamininin sindirimi kolay kaynakları içerir. Bunlar, yukarıdaki labradorda da görebileceğiniz gibi lüks bir kürkü beslemek için birlikte çalışır (bu üzerinde oynanmış bir görüntü değildir!).

2. Daha İyi Bir Diş ve Ağız Sağlığı için Çiğ Besleme

Diş eti hastalıkları, köpekler için çok kötü bir haberdir; çirkin tartar ve ağız kokusundan çok daha derinlere inen bir sorundur. Köpeklerin dişlerini temiz tutmak için diyetlerinde bazı sert unsurlara ihtiyaç duyduklarını 100 yıldır biliyoruz. Gray (1923), diş problemlerinin köpeklerin yetersiz diş aktivitesi ile yumuşak diyetlerle beslenmesinin bir sonucu olduğunu ulaştı. Bu diş aktiviteleri çeşitli şekillerde olabilirler; ham eti kesme ve yırtma, kemikleri kırma veya çıtırdatma ve dişlerini tavşan avlama vb. için kullanmak gibi…

Bu çalışmayı doğrulayan birçok güncel çalışma da mevcut. Brown ve Park (1968) , diş taşı ve diş kaybı gösteren 30 köpeğe verilen nemli kuru mamanın bir kısmını dana kuyruğu ile değiştirdi. Köpeğin diş taşının üçte ikisi, ilk dana kuyruğu beslenmesinden sonraki 24 saat içinde temizlendi, bu oran 2. haftanın sonunda %95’e yükseldi. İlginç bir şekilde, aynı araştırmacılar, sert omurga omurlarından oluşan dana kuyruğunun 200’den fazla köpeğe verildiğini ve altı yıldan fazla süredir zararlı bir etki gözlenmediğini vurguluyorlar.

Köpeklerin %80’i kuru mamayla beslenir.

Köpeklerin %80’i, 3 yaşına kadar diş eti hastalığına yakalanır.

Bunun tesadüf olduğuna inanan var mı?!

Köpeğinizi üzerindeki çiğ etlerle birlikte kemiklerle beslemek sadece güvenli değil, aynı zamanda hayatidir. Eğer köpeğiniz hazır öğütülmüş ürünlerle besleniyorsa, haftalık olarak çiğ kemiklere ihtiyacınız vardır. Etçiller olarak, köpeklerin tükürüklerinde amilaz yoktur (karbonhidratları parçalayan enzim, tarihsel olarak böyle bir adaptasyona ihtiyaçları olmamıştır), ağızda kalan ve sindirilemeyen şeker ise diş yüzeylerinde bakteri üremesini hızlandırır.

Büyük kuru mama firmaları daha sonra tek farkı daha küçük tanelere sahip olan sihirli “diş maması” ürününü ortaya çıkararak aslında ürün yelpazesindeki diğer ürünlerin dişler için iyi olmadığını ima ediyorlar. Öte yandan sorunun sadece sadece kuru mamanın boyutunda olmadığına dair de önemli ipuçları da veriyorlar. 

3. Güçlü Kaslar için Çiğ Beslenme

Bildiğimiz çok az kara hayvanı şişman olmanın faydasını görmektir. İnsanlar gibi köpekler de kesinlikle bu hayvanlardan biri değil. Yağ, iltihaplanma sürecini yönlendirir ve yalnızca zamanla sizi güçsüz düşürmeye hizmet eder. Köpekler de bir istisna değildir, hatta onlar özünde uzun mesafe koşucularıdır. Zayıf köpekler sadece daha uzun yaşamakla kalmaz, aynı zamanda daha az iltihaplanma ve daha az artritten şikayet ederler. Şişman köpeklere nazaran da bakımları daha ucuzdur! Bu durum özellikle bazı ırklar için daha da önemlidir. Yukarıdaki Fransızı görüyor musun? Onun için uygun olan vücut tipi bu. Ama bu cinsten kaç tanesinin küçük zigon sehpalar gibi göründüğünü, parkta diğerlerini kovalarken nasıl da nefes nefese kaldığını hatırlıyorsun değil mi? Çoğu ne yazık ki böyle ve bazı insanların topalak, zor hareket eden hatta zor nefes alan köpeklerinin sevimlilikleriye gurur duymaları beni çok kızdırıyor. O insanlara ulaşmak için en doğru strateji olmayabilir ama bunu duymak isteyip istemeklerine aldırmadan hemen bu obez köpeğin hemen karbonhidrat içermeyen yağsız bir protein diyetine ihtiyacı olduğunu söylüyorum.

Köpekler şüphesiz zorunlu etoburlardır (veya daha iyi hissetmenizi sağlayacaksa, diyetlerinde çok, çok yüksek et içeriği olan omnivorlardır). Yapılan çalışmalar, köpeğin doğadaki tipik vahşi avının oldukça atletik olduğunu, 4 birim protein ve 1 birim yağdan başlayarak ve genellikle bu orandan bile daha zayıf olduğunu gösteriyor. Bu oran da çok miktarda yağsız et, biraz yağ ve çok az veya hiç karbonhidrat içermeyen bir diyet anlamına geliyor.

Bu nedenle herkes, hatta kuru evcil hayvan maması üreticileri ve onların sözcüleri (aşağıda AAFCO), köpeklerin diyetlerinde SIFIR karbonhidrat ihtiyacı olduğunu kabul eder. Bu pratik olarak bir etoburun tanımıdır.

Canis lupus alt türü beslenme yoluyla bitki karbonhidratı tüketmez.

Sillero-Zubiri ve ark. 2004

Köpeklerin bitki karbonhidratına ihtiyacı yoktur

Amerikan Yem Kontrol Yetkilileri Derneği (AAFCO) 2016

Yeterli protein verilmesi koşuluyla [köpeklerde] karbonhidrat gereksinimi yok gibi görünüyor.

Ulusal Araştırma Konseyi (NRC) 2006

Wunderbarf beslenme, köpeği elimizden gelen en uygun, en iyi diyetle besleme uygulamasıdır. Bu nedenle, köpekler için çiğ yemek tarifleri genellikle herhangi bir tahıl dolgu maddesi (karbonhidrat) içermez ya da bu oran çok düşüktür.

Protein açısından yüksek olan bu yağsız diyet, tam olarak köpeğinizin ağırlığını ve kas yapısını doğru şekilde elde etmenizi sağlar. Bir düşünün, spor salonuna giden bir adamın tabağının yarısını ekmekle doldurduğunu hayal edebiliyor musunuz? Tabii ki mümkün değil. Protein sadece kasın değil, organlarının, derisinin, kıllarının ve eklemlerinin yapı taşlarıdır. Protein her şeydir. Alternatifi yoktur. Köpeklerin her gün ve en çok buna ihtiyaçları vardır. Öte yandan tahıl, pirinç ve patates gibi hızlı sindirilen karbonhidrat dolgu maddeleri, sizi şişmanlatmanın yanı sıra gereksiz miktarda su tutmanıza neden olur. Onları çiğ ve taze proteinlerle beslediğinizde, güzelliklerini ortaya çıkarmak için vücutlarında taşıdıkları karbonhidratlı puding tabakasını yavaş yavaş eriteceklerdir.

İşte kilolu köpekler için en iyi diyet tavsiyesi…

4. Daha Dengeli Davranışlar için Çiğ Beslenme

Diyetin memeli davranışları üzerindeki etkilerini hiçbirimiz inkar edemeyiz. Türlerine uygun beslenmeye geçen köpeklerin formlarında neredeyse anında bir değişiklik görülür, akşam yemeğinden sonra daha rahat olur ama antrenmanda da daha fazla hazır ve odaklanmış olurlar. Çalışmaları için daha fazla dayanıklılık! Daha sessiz kulübeler! Adını siz koyun, taze, türe uygun yiyeceklerin bu hayvanlarda daha iyi davranışları beslemesi hiç şaşırtıcı değil. Son yıllarda en iyi davranışçılardan bazıları da bunu doğruluyor ve köpeğinizi kuru mama yerine taze ve çiğ besinlerle beslemeye başladığınızda davranışlarında önemli gelişmelerin meydana geldiğine dikkat çekiyor. İngiltere’nin önde gelen köpek davranışları uzmanı Dr. David Sands’e ait bu videoyu, ilginizi çekerse diye şurada bir yere bırakıyorum;

Kuru evcil hayvan mamasının kötü davranışları üç şekilde beslediği düşünülmektedir:

1. Kuru mama, yüksek kan şekerini besleyen ve böylece uzun süredir çocuklarda kötü davranışlarla bağlantısı kanıtlanmış olan insülin artışlarını besleyen kolayca sindirilen karbonhidratlar açısından yüksektir.
2. Kuru mama, kaynanaya vermeyeceğiniz kimyasallarla doludur ve bunların büyük çoğunluğunun etiketlenmesi gerekmez. Diyetetikte eski bir beslenme atasözü (yiyeceğin davranış üzerindeki etkisi) – telaffuz edemiyorsanız ağzınıza sürmeyin.
3. Kuru gıda, zihin yatıştırıcı B vitamini içeriği (bunlar ısıdan, ışıktan ve havadan nefret ederler), E vitamini ve aklınıza gelebilecek hemen hemen her antioksidan dahil olmak üzere davranışı iyileştirdiği bilinen birçok besin açısından yapılışı gereği zayıftır. (Bu hayati gıdalar o yüzden kuru mama üreticileri tarafından yönetilen kuruluşlarca köpek beslenmesinde “gerekli değil” olarak sınıflandırılır.)

5. Çiğ Beslenen Köpekler Daha Az Atık Üretir, Bu Böbrekler İçin Daha İyidir ve Yavruların Tuvalet Alışkanlığı Kazanmasını Hızlandırır!

Kuru evcil hayvan mamalarındaki tuz miktarı %1’den başlar . Bu, tuzlu yer fıstığı ile aynı tuz içeriğidir. Kuru mamalarda tuz olmasaydı köpekler bu mamalara koklamak için bile yaklaşmazlardı.

Ortalama bir labrador normal fonksiyon için günde 1 gr tuza ihtiyaç duyar (NRC 2006). Bir labrador bu kuru saçmalıkla 500 gr besleniyorsa, her öğününde günlük alması tavsiye edilen tuzunun 5 katını tüketiyor demektir. Unutmayın biz insanlar günde 6 gr yerine 9 gr tuz yersek çok daha genç ölüyoruz… ve bu rakam vücut ağırlıklarına oranladığımızda çok daha fazla yemek yiyen yavru köpekler için katlanarak artar. Köpekler, deniz iguanaları gibi burunlarından tuz tükürmüyorlarsa, bu, mücadele eden böbrekler için çok kötü bir haber. Kuru gıda şirketleri bunu fark eder ve bu nedenle, ürünleri ilk etapta böbrekleri çürüttükten sonra, sorun ortaya çıktığında sodyumu azaltılmış kuru gıda satarlar ki bu onlar için daha da çok gelir anlamı taşır.

Düşük tuzlu diyetlerin ek bir yararı, yavruların tuvalet alışkanlığını daha kolay kazanmasıdır. Tahmin edebileceğiniz gibi, kuru beslenen köpekler çok miktarda su içer ve bu da daha yüksek miktarda idrara neden olur. 

Sonra dışkı var! Dışkı sindirim penceresidir. Illinois Üniversitesi araştırma görevlilerinin de aşağıda linkli makalede savundukları üzere; Taze, türe uygun evcil hayvan mamasının sindirimi ultra işlenmiş evcil hayvan mamasına göre daha kolay olduğu için sindirimi iyileştirir, bu da daha az dışkı anlamına gelir. Çiğ köpek mamasının dışkısı da kuru köpek mamasının dışkısı gibi kokmaz, başka bir küçük fayda daha.